2. Ekoloji ve Yerel Yönetimler Kadın Konferansı yapılacak
Cinsiyet özgürlükçü politikalar konusunda gelecek dönemi planlamak amacıyla 2. Ekoloji ve Yerel Yönetimler Kadın Konferansı 26-27 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek.
Sümerpark Ortak Yaşam Alanı’nda yapılan basın duyurusuna; Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin, Batman Belediyesi Başkan Yardımcısı Gülistan Akel, Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökhan, Lice Beledi Başkanı Fikriye Aytin, Eğil Belediye Başkanı Petek Çapanoğlu, Bağlar Belediye Başkanı Yüksel Baran, Suruç Belediyesi Başkan Vekili Hülya Demir, Bostaniçi Belediye Başkanı Nezahat Ergüneş, Kızıltepe Belediyesi Başkanvekili Şerife Alp, Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökhan ile Diyarbakır İl Genel Meclis Başkanı Fatma Sümbül ve Van İl Genel Meclis Başkanı Semira Varlı katıldı.
Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin yaptığı basın açıklamasında 26-27 Mayıs tarihlerinde yapacakları 2. Ekoloji ve Yerel Yönetimler Kadın Konferansı’nda geçmiş iki yıllık pratiklerini değerlendirerek, cinsiyet özgürlükçü politikalar konusunda geçmişi aşan kararlaşmalarla gelecek dönemi planlayacaklarını belirtti. 2009 yerel seçimleri sonrasında aralıksız devam eden siyasi soykırım operasyonları sonucunda; 5 kadın belediye başkanı, 40’ı aşkın belediye ve il genel kadın meclis üyesi ve yaklaşık 500 kadın çalışanın tutuklandığını anımsatan Şahin, buna rağmen çalışmalarının aralıksız devam ettiğini söyledi.
Şahin, kadının cins olarak örgütlenme mücadelesinin her ne kadar sistem tarafından en ağır yöntemlerle engellenmeye çalışılsa da tarihin her aşamasında devam ederek günümüze kadar geldiğini anlattı. Günümüzde halen her üç kadından ikisinin fiziki ve psikolojik işkenceye maruz kaldığını bildiren Şahin, kadınların yönetsel ve toplumsal karar alma süreçlerinin dışında tutulduklarını söyleyerek, “Bunun temel nedeni halen devlet faktörünün ağır basması, yasaların ve ideolojilerin eril zihniyet olmasındandır” diye konuştu.
Kadın özgürlük mücadelesinin 30 yılı aşkın bir süredir kadın açısından yaşamın her alanını mücadele alanlarına dönüştürdüğünü ifade eden Şahin, “Kadını cins olarak baskı altına almayı yasalarla resmileştiren devletli egemen gerçekliğe karşı öz yönetime dayanan ahlaki politik toplumu inşa etme kararlığındayız” dedi.
Şahin, seçme ve seçilme süreçlerinde temsiliyette eşitlik ilkesi sağlanması amacıyla cinsiyet kotası, eş başkanlık sistemi ve başkanlık uygulamalarının temel ilkeler olarak benimsendiğini ve uygulamalarına yönelik mücadelelerini sürdürdüklerini söyledi. Özellikle 2009 yerel seçimleriyle birlikte kadın politikalarını geliştirmede önemli aşamalar kaydedildiğine dikkat çeken Şahin, planlamalarda demokratik, ekolojik, cinsiyet özgürlükçü ve katılımcı ekonomi stratejileriyle hizmet planlamaları oluşturulduğunu ifade etti.
Şahin yerel yönetimler olarak vermiş oldukları çabaları şu şekilde anlattı: Kentsel planlamada cinsiyete duyarlı yaklaşım politikaları oluşturma, kadınların sosyal, kültürel v ekonomik hayata daha etkin katılımı, kadınlara eğitim desteği vererek bireysel kapasitelerinin güçlendirilmesine destek olma, kadınlara yönelik ayırımcı ve şiddet içeren yaklaşımları ortadan kaldırma, kadınların ihtiyacına göre sosyal ve kültür sanat etkinlikleri düzenleme, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratmak ve tüm kentsel hizmetlerde eşitlik perspektifini geliştirme, çatışma ve krizlerde ortaya çıkan yoksulluktan en çok kadınların etkilendiği, bu nedenle belediye sosyal yardım politikalarında kadınlara öncelik tanıma çabası verdik. Belediye hizmetlerinde ve sendikalarla yapılan sözleşmelere de kadının hak ihlallerine yönelik maddeler ekledik. Yüzde 40 cinsiyet kotasını hizmet alanlarına yerleştirdik.”
Genel olarak erkek egemen zihniyetle yapılan yerel yönetimlerin hem devlet yasalarıyla hem de erkek egemen zihniyetle kök saldığını ifade eden Şahin bu kökleri değiştirmenin uzun süreli mücadeleyle mümkün olduğunu söyledi.
ANF
Kurmeşli gençler Wiesbaden de ikinci buluşmasını gerçekleştirdiler. .jpg)


5-6 Ekim'de Galatasaray Üniversitesi'nde yapılması planlanan Sebahat Tuncel'in de konuşmacı olduğu
Cumartesi anneleri/insanları, 389. haftada, Devrimci 78'liler Federasyonu tarafından 3 Eylül'de açılan 12 Eylül Utanç Müzesini ziyaret etmek için Ankara'da bir araya geldi.
"Böyle bir hilkati garibenin bırakın dediklerini, ismini bile kaile ve kaleme almak yakışır mı? Ona cevap vermek için harcayacağım zamana, emeğe değer mi?" diye düşünmekten alıkoyamadım kendimi... Ama böyle bir rezilliğin cevabı da olmalı, kadın köşe yazarlarına baktım da pek bir kaile almamışlar bu fakiri ruhiyeyi! Ancak bu akıl ve ruh yoksunu dişi müsveddesine, bir kadın, bir anne, bir Kürd olarak, cevap vermezsem de kıvranacağım.
Roboski’de kaza yapan askerlerin yardımına koşan katliam mağduru Roboskililer, o anı anlattı. Katliamda oğlunu kaybeden Emine Ürek, ‘Yerde yatan asker bana bakıp ‘anne’ diye bağırınca koştum, elini tuttum. Ölmemesi için dua ettim” dedi. Medya ve bazı çevrelerin bu yardım eline şaşmasına da Emine Ürek şu yanıtı verdi: “Bizim çocuklarımız bombalandığı zaman bizim yardımımıza gelmediler ama bizler onların yardımına koştuk. Bizimki anne yüreği” dedi.
Yargıtay’ın, "Sosyalist Gençlik Derneği’nin MLKP/KGÖ ile organik bir ilişkisi tespit edilememiştir” kararı bulunmasına karşın, Kandıra 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde yaklaşık 3 yıldır tutuklu bulunan Balıkesir Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisi Uğur Ok, 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
