Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

ALMANYA'DA ÇOCUK OLMAK

 

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne taraf ülkelerin sözleşme şartlarını ne ölçüde uygulamaya koyduğu BM Çocuk Hakları Komisyonu tarafından denetleniyor. Bu konuda Almanya da eleştirilerden nasibini alıyor

BM her ülke için düzenli olarak çocuk haklarının durumunu ortaya koyan bir rapor yayımlıyor. Taraf ülke hükümetleri ve çeşitli organizasyonlar da bu raporları değerlendirerek BM’ye ülkedeki çocuk hakları konusunda atılan adımların ayrıntılarını aktarıyor. Başkanlığını Sosyal Demokrat Partili politikacı Marlene Rupprecht’in yürüttüğü Federal Alman Meclisi Çocuk Komisyonu da ülkedeki çocuk haklarının durumunu ortaya koyan yanıt niteliğindeki raporunu BM’ye sundu. 

Marlene Rupprecht, “Son yıllarda örneğin hiçbir çocuğun şiddette maruz kalmadan eğitilmeye hakkı olması ve eğitimde şiddetin yasaklanması gibi önlemleri kesinlikle doğru buluyoruz. Ayrıca çocuklar için gündüz bakımevi sayısının artırılmasını da destekliyoruz ”diyor.

Taraflar BM'ye hesap veriyor

20 Kasım 1989'da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girdi. Sözleşmenin temel amacı çocukların daha fazla hakka ve korunmaya ihtiyacı olduğu gerçeğini ortaya koymak. Sözleşmede yer alan en önemli maddeler arasında çocukların şiddetten korunması, çocuk işçiliğinin yasaklanması, beslenme ve toplumda yer alma hakkı bulunuyor. Sözleşmeyi kabul eden yani ABD ve Somali dışındaki ülkeler, sözleşmenin uygulanmasıyla ilgili olarak BM'e hesap vermek zorunda.

Son olarak Almanya da BM Çocuk Hakları Komisyonu’nun eleştirilerinden nasibini aldı. Federal Anayasa Mahkemesi çocuklara yönelik sosyal yardım miktarını sabitleyen düzenlemeyi iptal etti. Devlet, Almanya’da yaşayan herkesin en azından varlığını sürdürebilmesini garantilemek zorunda. Yapılacak sosyal yardım miktarı karışık bir hesap yöntemi sonucu belirleniyor. Çocuklara yapılan yardımlar şimdiye kadar her yaş için ayrı ayrı belirlenmekteydi. Alman Meclisi Çocuk Komisyonu Başkanı Rupprecht, Federal Anayasa Mahkemesi’nin, yeni uygulamanın hem Alman anayasasına hem de Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğuna hükmettiğini belirterek, “Çocukların sadece küçük yetişkinler olmadığı düşüncesi, birçok insan tarafından hâlâ algılanabilmiş değil” diyor.

"Gölge rapor" politakayı sorguluyor

Federal Meclis Çocuk Komisyonu'nun BM’nin eleştirilerine cevaben hazırladığı resmi raporun yanı sıra Almanya’da çocuk ve gençlerle ilgili faaliyet gösteren çeşitli kuruluşlar da bir “gölge rapor” hazırlıyor. Bu raporda iktidarın çocuk politikalarındaki noksanları ortaya konmaya çalışılıyor. Almanya’daki bu kuruşların siyasete yönelik en büyük eleştirisi yabancı ve mülteci çocuk haklarındaki eksik ve yanlışlar konusunda yoğunlaşıyor. Örneğin Almanya’ya iltica etmek isteyen 16 yaşındaki gençlerin devlet dairelerinde haklarını kendi başlarına aramalarının şart koşulması eleştiriliyor. Zira Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, 18 yaşın altındaki çocuk ve gençlerin yetişkinlerden yardım ve destek almaya hakkı olduğunu yazıyor. 

Çocuk ve gençlik kuruluşları adına Alman Kızılhaç örgütünden Sabine Skutta ise bu konudaki bir başka eleştiriyi şöyle dile getiriyor:

“İkinci ve bir başka tartışmalı noktaysa, iltica başvurusunda bulunanlara yapılan yardımla ilgili düzenleme. Bu düzenleme çocuklara varlıklarını sürdürebilmeleri için yetişkinlere göre yüzde 30 ila 35 oranında azaltılmış bir asgari yardım miktarı öngörüyor. Yani çocuk ve gençlere ayrımcılık yapılıyor. Bu da Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin ayrımcılığı yasaklayan maddesine aykırı.”