Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Fransa, Türkiye gibi!

 Fransa’nın başkenti Paris’in Villiers le Bel ve Evry banliyölerindeki Kürt derneklerine önceki gün eşzamanlı baskınlar düzenlendi; Kürt siyasetçi Nedim Seven’in de aralarında bulunduğu 6 kişi gözaltına alındı. Baskınlar Kürtlerin tepkisine yol açtı, polis protestolara saldırınca iki banliyö de savaş alanına döndü, tren ve otobüs ulaşımı durdu, helikopterler havalandı, çöp konteynırları ateşe verildi. Gaz ve plastik mermi kullanan polis, 4’ü ağır 9 kişiyi yaraladı, 8 kişiyi daha gözaltına aldı. Polis, 14 kişiyi nerede tuttuğunu açıklamıyor. Fransız polisi, özellikle 2006 yılından bu yana sistematik bir şekilde Kürtler karşı operasyonlar düzenliyor. Bu operasyonların Türk hükümeti ile işbirliği içinde yapıldığı Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından da itiraf edilmişti. Polis her seferinde çok sayıda Kürt’ü gözaltına alarak, çoğunu gözetim altında serbest bırakıyor. Bırakılanlar da sürekli imza verme, belli bir bölgenin dışına çıkmama gibi, açık cezaevi koşullarında tutuluyor. Sürekli tekrarlanan bu operasyonların sonuncusu Cumartesi günü Villiers le Bel ve Evry banliyösündeki Kürt kültür derneklerine yapıldı. Eşzamanlı operasyonlar sonucunda her iki dernekte onlarca kişi mahsur kaldı, en az 6 kişi gözaltına alındı. Dernek binalarına yapılan baskınlarda, Nedim Seven, Bülent Atmaca, Ayhan Tayfur, Rahmi Arık ve soyadı öğrenilemeyen Deniz ve Halil isimli kişiler gözaltına alındı. Baskınlar ve sonrasındaki gelişmelerin ayrıntıları şöyle; 

Evry’de 3 gözaltı

Evry dernek binasına saat 11:30’da giden polisler “Para nerede parayı gösterin” diye bağırarak içeriye girdi. Dernek temizliğini yapan kişiler anında gözaltına alınmak istendi. Çevrede bulunan Kürtler, baskını öğrenir öğrenmez dernek binasının önünde toplanmaya başladı. Ardından polisle halk arasında başlayan arbede, çatışmaya dönüştü. Çatışma sırasında Deniz ve Halil isimli kişiler gözaltına alındı, 3 kişi ağır olmak üzere 6 kişi yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Kürtler ile polis arasındaki çatışma yaklaşık 3 saat sürdü. Evry’deki yaşananlar birçok Fransız medyası tarafından “Kürtler polisi taş yağmuruna tuttu” şeklinde yansıtılması dikkat çekti. Le Parisien gazetesi, olaya ilişkin geniş detaylar sundu. Öte yandan önceki gece Evry’de kalan Heyva Sor çalışanı Murat isimli kişi de trenden gözaltına alındı. 

Uzun namlulu silahlarla baskın

Villier le Bel derneğine yapılan baskın da üye toplantısı sırasında yaşandı. İçeriye uzun namlulu silahlarla giren polisler, direk olarak Nedim Seven, Gülay Aydemir, Bülent Atmaca ve Rahmi Arık’ı kelepçelediler. Ardından içeride bulunan dernek yönetimi ile tüm üyeleri, çocuklarla birlikte ablukaya alındı. Aydemir, yoğun tepkiler üzerine serbest bırakılırken, diğer Kürt siyasetçiler kelepçelenerek götürüldü. 

Polis plastik mermi kullandı

Dışarıda bulunan kalabalık kitle ise tepkilerini gösterdiklerinde üzerlerine gaz bombası atıldı. Kısa mesafede plastik mermilerle insanlar vuruldu, bu sırada bir kişi başından ağır yaralandı. Helikopterlerden gaz bombaları atıldı. Polisin saldırısına Kürtlerde yolları işgal ederek karşılık verdi. Çatışmalar saatlerce sürdü, gaz bombaları nedeniyle göz gözü görmez oldu. 

Villier le Bel’deki çatışmalarda 7 kişi gözaltına alındı

Çatışmalar sırasında 7 kişi gözaltına alındı. Banliyöde çöp konteynırları da ateşe verilirken, işgal nedeniyle tren ve otobüs seferleri durduruldu. Garlarda sürekli anons geçilerek “Kürtler olay çıkardı. Can güvenliğiniz için içerden çıkmayın” denildi. Villers le Bel’de yaşanan olaylar sırasında çok sayıda bölgede yaşayan Fransız ve diğer halklardan insan da yaralandı. 

4’ü ağır yaralı, biri yoğun bakımda

İki şehirden toplam 9 kişi hastanede; 4’ü ağır, biri yoğun bakımda tutuluyor. Yoğun bakımda olan bir kadının burnu kırık, ayrıca yoğun gazdan dolayı kalp sorunu var. Olaylar sırasında kafasına plastik mermi isabet eden bir kişi de ameliyat edildi. Hastaneye gitmeyen çok sayıda hafif yaralı olduğu da bildirildi. 

Nerede tutuldukları bilinmiyor

Gözaltına alınan 14 kişinin nerede tutulduğu konusunda bilgi verilmiyor. Villers le Bel Kürt Derneği Başkanı Maxsim Tosun gözaltılar nedeniyle Bölge Komiserliği’ne gittiğinde “Tutuklananlar hakkında size bilgi veremeyiz” cevabını aldı. Gözaltına alınanların ‘Terörle Mücadele’ Birimi tarafından İçişleri Bakanlığı binasında tutuldukları tahmin ediliyor. 4 günlük sorgu süresi bitiminde gözaltına alınanların avukatlarıyla görüşebileceği öğrenildi. 

Auguste: Böylesini görmemiştim

Paris Bölgesi Meclis Başkan Murat Ceylan, “Fransa Türkiye’nin taşeronluğunu mu yapıyor?” diye sorarak polis saldırıları, gözaltılar ve baskını şiddetle kınadı. Le Parisien gazetesine konuşan Villiers-le-Bel esnaf ve ticaret delegesi Daniel Auguste de çocuklar için folklor kursunun yapıldığı bir sırada polisin derneğe baskın düzenlediğini belirterek, “Ortam çok gergindi, polis çocukların bulunduğu sırada göz yaşartıcı gazlar kullandı” dedi. Auguste, “2007’den bu yana böylesine önemli polis varlığını görmedim” diyerek şaşkınlığını ifade etti.

Gençlerden molotoflu eylem

Baskın ile gözaltılara tepki gösteren Kürt gençleri önceki gece Drancy bölgesindeki postane ve bankalara molotoflarla eylem düzenledi. Çıkan yangında binaların kullanılamaz hale geldiği bildirildi. Eylemleri üstlenen ‘Seyit Rıza Gençlik İnisiyatifi’ adlı grup, gözaltına alınanların derhal serbest bırakılmasını isteyerek, aksi taktirde eylem yapmaya devam edecekleri uyarısında bulundu. 

69 Kürt gözaltına alındı

2007 yılında gözaltına alınan 18 Kürt politikacısının duruşması 20 Haziran’da başlayacak. Gözaltına alınan Kürt siyasetçi Nedim Seven bu davanın sanıkları arasında yer alıyor. Seven, 30 Mayıs günü Fransız ulusal parlamentosunda düzenlenen “Kürt sorununa hangi politik çözüm” konulu konferansa davetliydi. Ancak parlamentoya girişi engellenmişti. Fransa’da 2010 yılı başından bu yana siyasi gerekçelerle en az 69 Kürt gözaltına alındı. Bu sayı 2006’dan bu yana 154’e çıkıyor. Sadece 2011 yılının başından beri gözaltına alınanları sayısı son operasyonlarla birlikte en az 18 oldu. Fransa adaleti çok sayıda Kürt siyasetçisini 8 ile 1 buçuk yıl arasında cezaevinde tuttu. Halen 9 kişi Fransa cezaevlerinde tutuklu bulunuyor. Fransız antiterör polisi, 12 ve 13 Nisan tarihlerinde Paris bölgesine 3, Marsilya’da 2 Kürt’ü gözaltına almıştı. Bu gözaltılar Türk Başbakanı Recep T. Erdoğan’ın Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde konuşma yapmak üzere Strasbourg’a yaptığı ziyarete denk gelmişti. 

Fransa-Türkiye işbirliği baskıyı arttırdı

Gözaltına alınan Kürt politikacılarının tek suçu kısaca Kürt olmaları… Ancak Kürtlerin politikayla uğraşmaları, kendi halklarıyla dayanışma içinde olmaları ve Kürt kurumlarını desteklemek amacıyla toplanan kimi yardımlar ve gece organizasyonları, Fransız adaleti tarafından kara para kapsamına alınarak kriminalize ediliyor. Oysaki bu 154 Kürt politikacısının yüzde 90’ı zaten politik baskı ve işkence gördükleri için Fransa’ya sığınmış, politik kimlikleri Fransa devleti tarafından kabul edilip kendilerine oturum verilen insanlar. Bu son operasyonların Türkiye’de 12 Haziran seçimleri öncesine denk gelmesi dikkat çekerken, Kürtleri hedef alan operasyonların Fransa ile Türkiye arasındaki ekonomik, askeri ve siyasi çıkarların sonucu olarak değerlendiriliyor. Fransa eski Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner’in 11-12 Ekim 2010’da Ankara’ya yaptığı ziyareti sırasında MİT patronu Hakan Fidan’ın kısa bir süre önce Paris’i ziyaret ettiğini söylemişti. Mevkidaşı Ahmet Davutoğlu ile görüşen Kouchner, her iki ülke arasında her alanda işbirliği olduğuna vurgu yaparken, “28 PKK üyesinin Fransa’da tutuklu” olduğunu söylemişti. Her iki ülke arasındaki ticari iş hacminin 2012’ye kadar yüzde 50 arttırılarak 15 milyar Euroya çıkarılmasında anlaşmıştı. 

Baskılara öfke!

Fransa’nın Kürtlere yönelik saldırıları, dün protesto edildi. Başkent Paris’in Evry ve Villiers Le Bel banliyölerinde yapılan eylemlerde, Fransa devletine öfke büyüktü. Villiers Le Bel’deki eylem, Kürt Kültür Derneği önünde başladı. Polis, binlerce kişinin katıldığı eylemi engellemek istedi. Polis, kendilerine rağmen yürüyüşe geçen Kürtleri, “olay çıkarsa derneği kapatırız” diyerek tehdit etti. 

Fransa devletine öfkeli olduğu gözlenen eylemciler, Öcalan’ın posterleri ve Konfederalizm bayrakları ile “PKK terörist değildir, direniştir” pankartını taşıdı. Gösteride polis saldırılarında yaralananların fotoğrafları da taşındı. Yürüyüş sırasında hep bir ağızdan “Oremar” şarkısı söylendi. Sık sık Fransa’yı kınayan ve “Arkadaşlarımızı serbest bırakın, Hepimiz PKK’liyiz” gibi sloganlar atıldı. Sosyalist Parti Milletvekilleri ve belediye başkanları da yürüyüş kortejinin önünde yerini aldılar. Gazetemiz yayına hazırlandığı sırada eylem sürüyordu. Bir diğer protesto eylemi de, önceki gün saldırıların olduğu Evry’deydi. 

SELMA AKKAYA/PARİS



YENİ ÖZGÜR POLİTİKA