Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Altınörs: Bu dönem AKP'ye somut alternatif üretme dönemi

Altınörs: Bu dönem AKP'ye somut alternatif üretme dönemi

1 Kasım seçim sonuçlarını değerlendiren HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Altınörs, savaştan yana tüm ırkçı faşist kesimlerin Erdoğan'ın etrafında savaş koalisyonu oluşturduğunu söyledi. HDP'nin maruz kaldığı zorbalıkla Türkiye tarihinde hiçbir partinin karşılaşmadığını belirten Altınörs, "Bu dönem AKP'ye karşı alternatifi somut olarak hayatın içinde üretme dönemi olduğunu söyledi, "Bu sokakta üretilecektir. Savaşı savunanlar ve hayata geçirenler asla istikrarlı bir hükümet kuramazlar. Zulüm ile abad olanın ahiri berbad olur" dedi.

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı-Alp Altınörs
 

Etkin Haber Ajansı /  02 Kasım 2015 Pazartesi, 18:14

ANKARA- Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Alp Altınörs, 1 Kasım'da gerçekleştirilen 26. Dönem Milletvekili Genel Seçimi sonuçlarını değerlendirdi.

7 Haziran ile 1 Kasım seçimleri arasındaki en önemli farkın AKP'nin yarattığı yükseliş eğilimi olduğuna işaret eden Altınörs. "Bunun temel sebebi, Erdoğan liderliği altında bir savaş koalisyonu oluşturulmasıdır. Savaştan yana bütün ırkçı faşist milliyetçi kesimler Erdoğan'ın etrafında kenetlendi" yorumunda bulundu.

ERDOĞAN ETRAFINDA SAVAŞ KOALİSYONU ÖRÜLDÜ

Altınörs, Erdoğan etrafında örülen savaş koalisyonuna ilişkin şunları söyledi: "Bunu biz Ergenekoncuların düzenlediği işte Sedat Peker'in mitinginde gördük, bunu biz IŞİD'in AKP'ye verdiği açık destek de gördük, bunu biz Vatan Partisi-Perinçek çevresi gibi grupların AKP'ye verdiği destek de gördük. Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi gibi kesimlerin tabanından kayan oylarda görüyoruz. Ve bunların ötesinde en net olarak da Devlet Bahçeli'nin verdiği destek de görmüş olduk bu aylar içerisinde."

Seçim sonrasında AKP'nin oy oranlarındaki artışa dikkat çeken Altınörs, "AKP'ye giden oyların 2 milyonu net olarak MHP'den, 500 bini Saadet-BBP ittifakından gelen oylardır. Yaklaşık 1 milyon kadarı da AKP'nin küskün seçmenlerinin geri dönmesi sonucu verilen oylardır. Geçen seçimde AKP'nin politilarına tepki olarak HDP'ye oy veren AKP'li seçmenden de bir geri dönüş eğilimi görünüyor" ifadelerini kullandı.

'AKP-MHP KOALİSYONU TABANDA KURULMUŞ OLDU'

Erdoğan'ın bütün bunların toplamı olarak savaştan yana bir koalisyon oluşturduğunu kaydeden Erdoğan, "Tepede kurulamayan AKP-MHP koalisyonu tabanda kurulmuş oldu" tespitinde bulundu. Altınörs şöyle devam etti: "Bu sonuçlarla MHP siyaseti önemsizleşti. MHP'nin AKP'ye tek eleştirisi olan çözüm sürecinin bitirilmesi ile MHP'nin siyasi zemini ortadan kalkmış oldu. Ve AKP, MHP kitlesinin de ciddi anlamda oyunu olarak yüzde 49'a yakın bir oy ile bu seçimlerden birinci parti olarak çıktı."

'30 YILLIK POLİTİKANIN ÇARESİZLİĞİNİ AKP İTİRAF ETMİŞTİ'

Saray'ın savaş konseptinin 30 yıldır sürdürülen devlet politikalarından farklı olmadığını belirten Altırnös, "Esas mesele şu; AKP'nin savunmuş olduğu bu savaş politikaları devletin 30 yıldır uygulayageldiği politikalardır. Ve çözümsüzlüğü, çaresizliği bizzat AKP tarafından itiraf edilen politikalardır. Bunlarla olmuyor, bunlarla gitmiyor. Ve gitmeyecektir de" şeklinde konuştu.

Altınörs, iktidara "Bu şekilde Kürt sorununun çözülebileceği mi zannediliyor Türkiye'de hangi temel toplumsal sorunun savaş politikaları ile çözüleceği sanılıyor" diye sordu. Altınörs şunları ekledi: "Bütün bunlar olmayacağı için bu oluşturulan yapay savaş koalisyonu da güçsüz zayıf bir koalisyondur. Mücadelenin devam eden safhalarında iflas etmesi kaçınılmazdır."

'HDP'NİN MARUZ KALDIĞI ZORBALIK TÜRKİYE TARİHİNDE YOK'

HDP cephesinden seçim sonuçlarını değerlendiren Altınörs, 7 Haziran-1 Kasım arasında yaşananları şöyle özetledi:

"HDP çok ağır şartlarda bu seçimi yaşadı. Türkiye tarihinde hiçbir parti, HDP'nin bu seçimde maruz kaldığı zulüm ve zorbalık ile karşılaşmamıştır. Bizim mitinglerimiz güvenlik tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Çalışmalarımız sürekli saldırı altındaydı, binalarımız yakıldı, yıkıldı. Özellikle 7-8 Eylül olaylarında Genel Merkez binamız yakıldı. İnsanlarımız tehdit edildi. seçim bildirgemiz toplatıldı, bildirgemizi dağıtanlar gözaltına alındı. Barıştan yana yapacağımız her türlü çalışma engellendi. Örneğin 10 Ekim Ankara mitingi. Emek, barış ve demokrasi güçlerinin yapacağı bu hamle IŞİD bombası ile, katliamla önlendi.

'HDP ÜÇÜNCÜ BÜYÜK PARTİ OLARAK ANA MUHALEFETTE'

Seçim sonuçlarını bizden yana değiştirebilecek bütün faktörler zorbalıkla engellendi. Televizyonlara çıkmamız yasaklandı, sansürlendi. 'HDP'yi televizyona çıkaran terör destekçisi olacaktır' tehditleri savruldu. HDP'yi az çok televizyonlara çıkaranlar, muhalif yayın yapan basın kuruluşları baskıyla karşılaştı. Biliyorsunuz en son kayyum rezaleti yaşandı. Bu koşullar altında girdiğimiz seçimlerde, HDP'yi baraj altına itme operasyonunu; esasen sadece kendi il-ilçe örgütlerimizin, kitlemizin gönüllü çalışmaları ile aşmış bulunuyoruz. Gerçekten büyük bir özveri, büyük bir çaba, büyük bir fedakarlıkla insanlar bu çalışmaları yürüttüler. HDP Mecliste üçüncü büyük parti olarak ana muhalefet rolünü üstlenmeye devam edecektir."

'AKP'YE KARŞI GERÇEK BİR ALTERNATİF ÜRETME DÖNEMİ'

Mücadelenin önümüzdeki dönemde daha güçlü biçimde süreceğine işaret eden HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Altınörs, "Bu dönem; AKP'nin oluşturduğu faşist savaş koalisyonuna direniş, halkların birleşme, mücadele etme, AKP'ye karşı gerçek bir alternatif üretme dönemi olmalı" dedi. AKP'ye kazandıran en önemli şeylerden birinin bu alternatifsizlik durumu olduğunu söyleyen Altınörs, "Düzen içi muhalefet partileri AKP'ye karşı herhangi bir alternatif oluşturamadılar. Tam tersine AKP'ye hizmet eden politikalar izlediler. Dolayısıyla bu seçimde AKP'nin kazanması, ortaya çıkardığı kaos ve kargaşa atmosferinde sıradan vatandaşın AKP dışında bir alternatif görememesiyle de bire bir alakalı" dedi.

Altınörs, önümüzdeki dönemi "AKP'ye karşı alternatifi somut olarak hayatın içinde üretme dönemi" olarak nitelendirdi. Altınörs şunları ekledi: "Halk güçlerinin, demokrasi-emek-barış güçlerinin birleşme, mücadele düzeyi yükseldikçe AKP'ye bu alternatif sokakta üretilecektir. HDP Meclis Grubu bu yükselecek mücadelenin bir parçası olarak; geçmişte 25-30 milletvekili ile kök söktürmüşüz AKP'nin tek başına hükümetlerine şimdi de 59 milletvekili ile bu rolü oynamaya devam edeceğiz."

'TUTANAKLAR KARŞILAŞTIRILIYOR, İTİRAZLAR YAPILACAK'

Çok sayıda seçim çevresinde hile iddiaları ve usulsüzlükler olduğunu hatırlatan Altınörs, "Bazı kentlerde çok az sayıda oy ile milletvekili çıkaramadık. Bu illerle ilgili komisyonumuz şu an çalışmalarını sürdürüyor. Islak imzalı tutanaklar tek tek karşılaştırılıyor ve gereken itirazlar yapılacak" bilgisini paylaştı.

'SAVAŞI SAVUNANLAR İSTİKRARLI BİR HÜKÜMET KURAMAZ'

Seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından kimi yapılan tartışmalara da atıfta bulunan Altınörs, HDP'ye yönelik eleştiriler konusunda konuştu. Altınörs şöyle dedi: "Türkiye'ye bir şiddet sarmalına sokan, bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ta kendisidir. Her şeyden önce bu gözardı edilmemeli. Çözüm sürecini bitiren, müzakere masasını deviren, İmralı'ya tecrit uygulayan AKP ve Erdoğan'dı. Bununla arzuladıkları şey bir tek parti iktidarı kurmaktı. Şu kadarını açık ve net söyleyelim. Bu kadar can ve bu kadar kan üzerine kazanılan o milletvekillikleri kimseye rahat rahat bir iktidar olma olanağı sağlamazsanız. Ancak barışı savunur ve barışı hayata geçirirseniz, güçlü bir hükümet kurabilirsiniz. Savaşı savunanlar ve hayata geçirenler asla istikrarlı bir hükümet kuramazlar. Bu Türkiye'nin son 30 yılına bakıldığında çok rahatlıkla görebileceğiniz bir durumdur. Biz HDP olarak çift taraflı ateşkes ve müzakere çağrılarımızı bu yeni koşullarda da yapmaya devam edeceğiz."

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Altınörs değerlendirmesini şu sözlerle tamamladı: "Zulüm ile abad olanın ahiri berbad olur. Yeni bir mücadele dönemi başladı. Halklarımızın mücadele dinamikleri faşist savaş koalisyonunu alt edecek güçtedir. Hepimize kolay gelsin."