Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

HAMBURG ÜNIVERSITESIN DE DERSIM SOYKIRIM PANELI

 

Paech: Dersim soykırımının uluslararası mahkemeye taşınması önemli.
Bayrak: Kürtlük adına ne varsa ortadan kaldırılmaya çalışıldı.
Kahraman: Zulmün ve haksızlığın olduğu yerde direnmek bir haktır.
Işık: Katliamlar günümüzde de devam ediyor.

 

Dersim soykırımının 74. yıldönümü dolayısıyla önceki gün Almanya’nın Hamburg kentinde bir panel düzenlendi. Soykırım ve zulüm politikalarına karşı direnmenin meşru bir hak olduğu vurgusu, panelde öne çıkan tespitlerdendi. Kürdistan Öğrenciler Birliği (YXK) Hamurg Birimi tarafından organize edilen panel, saat 19:00’da Hamburg Üniversite’sinde başladı. Soykırımda katledilenler için gerçekleşen saygı duruşunun ardından konuşmacılardan Prof. Dr. Norman Paech söz aldı. Paech, 74 sene önce olduğu gibi, Türk devletinin bugün de Kürtler üzerindeki baskısını sürdürdüğünü anımsattı. Tarihteki boyun eğmeyen duruşu nedeniyle Dersim’in sürekli düşmanlarının hedefi olduğuna vurgu yapan profesör Paech, işlenen soykırımın uluslararası mahkemeye taşınmasının önemli olduğunu kaydetti. Soykırımdan kurtulanların ise ikinci bir ‘beyaz soykırıma’ uğratıldığı tespitinde bulunan Paech, soykırım yapan tüm ülkelerin uluslararası mahkemelerde yargılanmaları gerektiğini belirtti.

 

Lozan Antlaşmasıyla birlikte...

 

Araştırmacı, yazar ve tarihçi Mehmet Bayrak da, Dersim’de işlenen soykırımın tarihsel sürecini anlattı. Soykırım sürecinin Abdulhamit dönemine kadar gittiğini anlatan Bayrak, Dersim’in sular altında bırakılma projesinin fikir babası olarak da, yine Abdulhamit’i işaret etti. “Böylece Dersim’in otonom ve demokratik yapısı ortadan kaldırılmaya çalışıldı” diyen Mehmet Bayrak, Anadolu coğrafyasında yaşayan birçok azınlığın da bu katliam ve baskılardan nasibini aldığını kaydederek; baskıların temelinde ‘tek ulus, tek bayrak, tek devlet’ anlayışının yattığını bildirdi. Lozan Antlaşması ile beraber ‘Kürtlük adına ne varsa ortadan kaldırılmaya çalışıldığını’ belirten araştırmacı yazar Bayrak, ancak direniş gösterilmesinin bu uygulamaların tam olarak amacına ulaşmasını önlediğini vurguladı.

 

Devlet için Dersim ‘çıban başı’

 

Konuşmacılardan gazeteci-yazar Ahmet Kahraman da, “Türk tarihi ve gerçeği yalanlar üzerine kurulmuştur” diyerek başladığı konuşmasında, “Dersim’de hiçbir zaman bir isyan olmamıştır. 1935 kanunu ile Dersim’deki bütün aşiretlerin silahları ellerinden alınmıştır. Devlet her zaman Dersim’i bir ‘çıban başı’ olarak görmüş ve onu ortadan kaldırmak için isyan söylentisini bahane etmiş; sefer düzenlemiştir” bilgilerini verdi. “Dersim direndiği için, onuruna sahip çıktığı için böyle bir soykırımdan geçirildi” diye konuşan Kahraman, zulmün ve haksızlığın olduğu yerde direnmenin de meşru bir hak olduğuna dikkat çekti.

 

Katliam sürüyor

 

Panelin son konuşmasını yapan gazeteci-yazar Haydar Işık ise, 74 sene önce yapılan katliamların günümüzde de devam ettiğini, Munzur üzerine kurulan barajlarla doğa katliamı, buradan göç ettirilen insanlarla da sosyal bir katliamın gerçekleştirildiğini kaydetti. Böylece, Türk devletinin Dersim’de bir insanlık suçu işlediğini belirten Işık, bu suçun hesabının mutlaka verilmesi gerektiğini dile getirdi. Panelde Dersim katliamından kurtulan ve katliama bizzat tanıklık eden insanların anlatımından oluşan sinevizyon gösterimi yapıldı. Panel, sanatçı Hazır Demir’in Dersim yöresine ait şarkıları seslendirmesiyle son buldu.

 

M. ZAHİT EKİNCİ/HAMBURG

 

YENİ ÖZGÜR POLİTİKA